Kutsal Dağlı İsihastis* Aziz Yosif (2 Kasım 1897 – 28 Ağustos 1959)

(Yeni takvime göre 28 Ağustos’ta, eski takvime göre 15 Ağustos’ta rab’de uykuya daldı)

 

Aziz 1897 yılında Paros Adası’nın Lefkes köyünde doğdu, ilahi bir görüme cevaben ve sert bir münzevi hayatı sürme arzusuyla, 1921 yılında dünyevi hayattan vazgeçip manastır hayatına girdi. Kutsal Dağ’a (Agion Oros) ilk gittiğinde toplu manastır hayatında yaşadı fakat sonra daha fazla yalnızlık için bir skitiye* taşındı. Orada duraksamayan dua hediyesini henüz aday keşişken Meryem Anemiz’den aldı. Kendisini tamamen duaya adamış bir azizdir.

Katounakialı Aziz Daniil’in tavsiyesine uyarak, ömür boyu birlikte yaşadığı keşiş Arsenios ile birlikte, Katounakia’da Meryem Ana’nın Müjdesi’ne adanmış küçük manastırda yaşayan üstat Efrem’in manevi çocukları oldular. Daha sonra daha fazla sükünet yaşamak için Aziz Vasilios Skitisi’ne çekildiler. Manevi pederinin Tanrı’ya gitmesinden (uyumasından) sonra aziz, büyük çilecilik mücadelelerine başladı. Orucu, ayık ve uyanık kalıp dua etmeyi azami derecede yerine getirirdi. Ana işi nipsis, zihni gözlemlemekti. En sevdiği sık manevi haller, aklın Tanrı’ya bağlı kalması, Tanrı’yı “görmesi” (Theoria) ve yaratılmamış Nuru deneyimlemekti.

1938 yılında Peder Arsenios ile birlikte Küçük Ayia Anna’nın sarp mağaralarına taşınırlar. 1953 yılında, yanında toplanmış olan maiyetiyle birlikte Nea Sketi’ye, Meryem Ana’nın Müjdesi’ne ithaf edilmiş küçük manastıra taşındılar ve burada 15 Ağustos 1959’da (Meryem Annemizin göğe alınması Bayramı) gerçekleşen ölümüne kadar kaldı. Günler önce Kutsalların Kutsalı onun o gün (yortu gününde) Tanrı’ya gideceğini bildirmişti.

Aziz Yosif, Aziz Grigorios Palamas’ın öğretisini, bizzat kendi hayat tecrübesiyle o zamanlar bir kriz yaşayan Aynoroz rahiplik hayatına yeniden dahil etti. Azizlerimizin nipsisle ilgili geleneğin gerçek bir temsilcisi olarak yaşaması, modern Ortodoks manastırcılığına bir göç akımı yarattı. Bugün, Kutsal Dağ’da altı Kutsal Manastırın ve Yunanistan içindeki ve dışındaki birçok manastırın manevi pederliğinin izi İsihastis aziz Yosif’e kadar uzanabilir.

 

Aziz, dünyevi eğitim görmemiş ancak ruhsal konularda çok deneyimliydi çünkü birçok şeyi kendisi yaşadı. O, ruhsal yaşamın tuzaklarına karşı deneyimli, anlayışlı ve hatasız bir rehber oldu. Tutkuların ve iblislerin karmaşık ve anlaşılması zor savaşını analiz etme ve aynı zamanda “kurtulmak isteyenleri” İlahi Lütfun sırlarıyla tanıştırma becerisine sahipti. İlham veren mektupları aracılığıyla dünyadaki (manastır dışında yaşayan) yüzlerce manevi çocuğuna rehberlik etti. Allah’ın kendisine verdiği şiir yeteneğini kullanarak da şiirler yazmıştır.

 

Ekümenik Patrik Sayın Bartholomeos Hazretleri, 20 Ekim 2019’da Kutsal Dağ’ın Karies bölgesindeki Merkezi Kilisesinde yaptığı konuşmasında aralarında İsihastis Yosif’in de bulunduğu dört yetenekli Lütuf dolu üstadın Kilisemiz tarafından aziz ilan edileceğini önceden duyurdu. Aziz için “keşişlik hayatının rehberi, nipsisin uygulayıcısı, sessizliğin ve Rab’bi aramakta taciz vermeyen şaşmaz öğretmeni, Kilise hayatının ölçüsü ve Kutsal Dağ’ın yenileyicisi olduğunu” vurguladı.

9-3-2020’da geçekleşen Patrikhanemizin Kutsal Sinodunun oturumu sırasında resmi olarak Ortodoks Kilisesi’nin Azizler Kitabı’na yazıldı. 16 Ağustos’ta anılmaktadır.

 

 

*İsihastis: Bu terimi açıklamak için önce İsihia kelimesinin manasını bilmek gerekir. İsihia: Toplu yaşam tarzının (sinobitik) aksine, münzevi yaşam tarzı anlamına gelebildiği gibi aynı zamanda 14. yüzyıla ait manevi bir akım için de kullanılmaktadır. Bu akım, İsa Duası uygulaması eksenli olup Yaratılmamış Nur’u ruhen ve bedenen yaşamak suretiyle ilahlaşmaya ulaşmayı amaçlar. İsihast da, İsihia kurallarına göre yaşayan ve kendisini özellikle İsa Duasına ve bu duanın ön gördüğü itikat yaşamına veren keşiştir.

*Skiti: Aynoros’daki yirmi büyük manastırdan birine bağlı kalivilerden oluşan site. XVIII. yy’da ortaya çıkan skitiler bir köy yapısındadır. Ortasında keşişlerin Pazar ve bayram günleri toplandıkları kilise (Kiryakon) yer alır.

*Nipsis/Dikkat: Kötü düşüncelerden, hayallerden ve güdülerden (ve bunlara bağlı ayartılardan) uzak durmaya çalışan zihinsel ve mânevî tutum. Tanrı’dan uzaklaşmama amaçlı uyanıklık, kendine dikkat ve kendini kontrol hâli.